zaman dişlisi dönüyor
zaman dişlisi dönüyor/
çarkın yüzgeçleri hep alın damlası/
bulutlu bir ağaç gövdesinde/
yalpalıyor sanki ay ın tuğrası/
akşam vakitlerinin terki bu an lar bugüne/
bu an larda şiddetleniyor sanki rüzgarın kamusal yazgısı/
ve ormanın ıslak duman kokusu/
kıyılar dolusu yeşillik çağlıyor/
birbirini dik kesen yokuşlu merdivenlerde/
yaşlı bir sandık gövdesinde/ şimdi beş meteliksiz yangınlar/
karkasından doğrulmaya çalışırken tam da dizlerin kelime seçkisi/
aldığını gövdeliyor tanımadık insan kökleri/ öteki kesiyor sözde dallarını izinsizce/
kaç kuruşluk hüviyeti var ki ağzı cahilin/
özgürleşemeden konuşuyor kanun hükmünde kararname niyetine/
sen konuşmadan daha/
seslemeye neden hevesli sahi insan gövdesi/
kalabalıklar çarpışıyor oysa ağzı çarpıklar ülkesinde/
ne kadar eğri konuşursa hayat/
o kadar düzeliyor sanki yolların şu sarı çizgisi/
ve yontunuyor bugün yine/
yine elinde bir murç /
yine tıknaz gövdesinin usul usul sesine/
Seja o primeiro a comentar
Yorum Gönder